بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم Hoş geldin, .
Son Ziyaretiniz: Çarş. Ara. 31, 1969
Mesaj Sayınız: 0


    Tövbe Ve İstiğfar Duaları

    muhammed
    muhammed
    Gizli-Ilimler Yöneticisi
    Gizli-Ilimler Yöneticisi


    Mesaj Sayısı : 219
    Yaş : 34
    Nerden : Almanya
    Memleket : Adana
    Kayıt tarihi : 14/01/11

    Tövbe Ve İstiğfar Duaları Empty Tövbe Ve İstiğfar Duaları

    Mesaj tarafından muhammed Paz Ocak 16, 2011 3:23 am

    Tövbe Ve İstiğfar Duaları
    tövbe duaları - tövbe duası - istiğfar duaları - tevbe istiğfar duâları




    Allah Tealâ şöyle buyurmuştur:

    "Günâhların için mağfiret dile ve sabah akşam Rabbine hamd ederek tesbihde bulun. (Sübhânellâhi ve Bihamdihi, söyle.)"

    Yine Allah Tealâ:

    "Günâhın için ve erkek-kadin mü´minler için mağfiret dile," buyurmuştur.

    "Allah´dan mağfiret dileyiniz. Muhakkak surette Allah´ın mağfireti boldur, merhameti geniştir."

    "Yasaklardan sakınanlar için Rableri yanında (ağaç ve meskenleri)
    altlarından nehirler akan cennetler vardır. Orada devamlı kalacaklardır.
    Hem de tertemiz zevceler vardır. (En büyük nimet olan) Allah´ın rızası
    vardır.

    Allah kullarını (her hal ve hareketleri ile) görendir. (Allah´ın
    azabından korkup) yasaklardan sakınan o mü´minler duâ edip derler: Ey
    Rabbimiz! Biz iman ettik, bizim günahlarımızı bağışla ve bizi ateş
    azabından koru. Onlar sabredenler, sadakat gösterenler, Allah´a ibâdet
    edenler ve seher vakitlerinde mağfiret dileyenlerdir."

    "Sen (ey peygamberim) o inkarcıların içinde iken Allah onlara azâb
    edecek değildi. Allah´dan mağfiret dilerlerken de Allah onlara azâb
    edecek değil.

    "O kimseler ki, bir kötülük yaptıkları zaman yahut nefislerine
    zulmettikleri zaman, hemen Allah´ı anarlar ve günahları için mağfiret
    dilerler. Allah´dan başka günahları kim bağışlayabilir! Hem de onlar
    bildikleri halde, yaptıkları günah üzerinde ısrar etmezler.

    "Kim bir kötülük işlerse yahut (Allah´a isyan sureti ile) kendine yazık
    ederse, sonra da Allah´dan mağfiret dilerse, Allah´ı çok bağışlayıcı,
    çok merhamet edici bulur.

    Rabbinizden mağfiret isteyin, Sonra O´na tevbe edin.

    Allah Tealâ Nuh´dan haber vererek şöyle buyurmuştur:

    "Dedim ki, Rabbinizden mağfiret dileyin; çünkü o çok bağışlayan-dır.

    Allah Tealâ Hud peygamberden haber vererek şöyle buyurmuştur:

    "Ey Kavmim! Rabbinizden mağfiret isteyin sonra O´na tevbe edin.Mağfiret
    dilemek konusunda âyetler çok olup bilinmektedir. Yazdığımız bir kısım
    âyetlerle uyarma elde edilmiş olur.

    Mağfiret dileme üzerinde rivayet edilen hadisler çok olduğundan onlara
    nihayet vermek mümkün olmaz. Fakat ben bunların bir kısmına işaret
    edeceğim:

    1047- Sahâbî olan El-Eğarru´1-Müzenî´den (Radıyallahu Tealâ Anh) yapılan
    rivayete göre Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
    "Benim kalbime bir dalgınlık gelir. Ben de günde yüz defa Allah´a
    istiğfarda bulunurum.

    1048- Ebû Hüreyre´den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde demiştir ki,
    ben Resûlüllah Saİlallahu Aleyhi ve Sellem´in şöyle dediğini işittim:
    "Allah´a yemin ederim ki ben, günde yetmiş defadan çok Allah´dan
    mağfiret dilerim ve ona tevbe ederim.

    Seyyidii´l-İstiğfâr Duası (İstiğfarın Büyüğü):

    1049- Şeddad İbni Evs´den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayete göre Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:

    "İstiğfarın başı, kulun şöyle demesidir:

    "Allâhümme ente rabbî Iâ ilahe illâ ente. Halaktenî ve ene abdüke ve ene
    ala ahdike ve va´dike ve mestetâtü e´ûzü bike min şerri mâ sana´tü ebûu
    leke bini´metike aleyye ve ebû´u bizenbî. Feğfir lî. feinnehû lâ
    yeğfiru´z-zünûbe illâ ente."

    "Allah´ım! Sen Rabbimsin. Senden başka İlâh yoktur. Sen beni yarattın,
    ben Senin kulunum. Sana verdiğim (tevhidden ibaret) söz ve va´d
    üzereyim, gücüm yetesiye.. Yaptığım şeylerin kötülüğünden Sana
    sığınırım. Bana olan nimetini itiraf ediyorum. Günahımı da itiraf
    ediyorum. Beni bağışla; çünkü Senden başkası günahları bağışlayamaz;
    ancak Sen bağışlarsın. Kim bu sözlere kesinlikle inanarak gündüz bunları
    söyler de o gün akşamlamadan önce ölürse, o kimse cennet ehlindendir.
    Kim de bu sözlere kesinlikle inanarak bunları geceleyin söylerde,
    sabahlamadan önce ölürse, o kimse cennet ehlindendir.

    1050- İbni Ömer´den (Radıyallahu Tealâ Anhüma) yapılan rivayetde şöyle anlatmıştır:

    "Biz bir meclisde Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem´in yüz defa:

    "Rabbiğfir lî ve tüb aleyye inneke ente´t-tevvâbü´r-rahîm."

    "Rabbim, beni mağfiret et, tevbemi kabul et. Sen (tevbeleri çok çok kabul eden merhamet sahibisin, dediğini sayardık.

    1051- îbni Abbas´dan (Radıyallahu Anhüma) yapılan rivayetde demiştir ki,
    Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur" Kim istiğfara
    devam ederse Allah ona her darlıktan bir çıkış, her üzüntüden bir
    rahatlık verir ve ummadığı yerden ona rızık ihsan eder.

    1052- Ebû Hüreyre´den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde demiştir ki, Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur.

    "Canım kudret elinde olana yemin ederim ki, eğer günah işlemeseydi-niz,
    Allah sizi giderirdi de günah işleyen bir kavim getirirdi. Onlar
    Al-lah´dan mağfiret dilerlerdi. Allah´da onları bağışlardı.

    1053- Abdullah İbni Mes´ud´dan (Radıyallahu Teafâ Anh) yapılan rivayete
    göre: "Üç defa duâ etmek ve üç defa istiğfarda bulunmak Resûlüllah
    Sallallahu Aleyhi ve Sellem´in hoşuna giderdi.

    1054- Ebû Bekir Es-Sıddîk´m (Radıyallahu Anh) azadlısından yapılan
    rivayetde demiştir ki, Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle
    buyurdu: "Günde yetmiş defa günaha dönse bile, istiğfarda bulunan kimse,
    günahda ısrar etmiş olmaz.

    1055- Enes´den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde demiştir ki,
    Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem´in şöyle buyurduğunu işittim:
    "Allah

    Tealâ buyurdu: Ey insanoğlu! Sen bana duâ ettiğin ve benden umduğun
    müddet, senden olan günahları sana bağışlarım; ve ey insanoğlu, senin
    günahların gökteki bulutlara kadar olsa bile beis görmem. Sonra benden
    mağfiret dilesen, seni bağışlarım. Ey insanoğlu! Eğer yer dolusu
    günahlarla bana karşı çıkıpda sonra hiç bir şeyi bana ortak koşmayarak
    (küfür üzerinde olmayarak ölüp) bana geiirsen, ben de sana yer dolusu
    mağfiret ihsan ederim.

    1056- Güzel bir isnadla Abdullah İbni Büsr´den (Radıyallahu Tealâ Anh)
    yapılan rivayetde demiştir ki, Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem
    şöyle buyurdu: "Amel defterinde çok istiğfar bulan kimseye ne mutlu!. ..

    1057- İbni Mes´ud´dan (Radıyallahu Tealâ Anh) yapılan rivayetde demiştir
    ki, Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: "Kim:

    "Esteğfirullahelİezî lâ ilahe illâ huve´î-hayyu ´1-kayyûmu ve etûbü ileyhi."

    "Hayat sahibi olup her şeyi idare edip ayakta tutan, kendisinden başka
    hiç bir ilâh bulunmayan Allah´dan mağfiret dilerim." derse savaştan
    kaçmış olsa bile, günahları bağışlanır.

    Derim ki, bu bölüm doğrusu çok geniştir. Bunu kısaltmak konuyu kavrama
    bakımından daha kolaydır. Bunun için bu kadarla yetiniyoruz.

    İstiğfar ile ügili olarak Rebî İbni Huseym´den (Radıyallahu Anh) şu söz
    nakledilmiştir. O demiştir ki: Sizden hiç biriniz, "Esteğfirullahe ve
    etûbü ileyhi." "Allah´dan mağfiret dilerim ve ona îevbe ederim" demesin
    bunu söylemek günah ve yalan olur; eğer günahından tevbe etmemişse...
    Doğrusu şöyle demelidir: ALLÂHÜMME´ĞFİR LÎ VE TÜB ALEYYE. (Allah´ım beni
    bağışla ve tevbemi kabul et.) Allah´ım beni bağışla ve tevbemi kabul
    et, diye söylediği söz güzeldir. Fakat Alîah´dan mağfiret dilerim,
    sözünü kerih görmesi ve onu yalan sayması görüşüne katılmayız. Çünkü
    "Esteğfirullah" sözünün manası, Allah´ın mağfiretini dilerim, demektir.
    Burada yalan yoktur. Bundan önce geçen îbni Mes´ud´-un hadisi bunu
    reddetmeye yeterlidir.

    Fudayl´dan (Radiyallahu Anh) rivayet edilmiştir: Günahı söküp atmadan
    istiğfar yapmak, yalancıların tevbesidir. Allah kendisinden razı olsun,
    Râbia El-Adeviye´den nakledilen söz buna yakındır. O şöyle demiştir:
    Bizim istiğfarımız, çok istiğfara muhtaç olur. (Günahları kökünden
    atarak tevbe etmediğimizden çok istiğfarda bulunmamız gerekir,)

    Kabe´nin örtülerine tutunarak bir A´rabî´in şöyle dediği nakledilmiştir:
    Allah´ım! Günahlarıma ısrarla senden mağfiret dilemem yüzsüzlüktür.
    Senin afv ve mağfiretinin genişliğini bildiğim halde, istiğfarda
    bulunmayı terk etmem de aciziyettir. Bana muhtaç olmadığın halde, bana
    ne kadar çok nimetlerle şefkat gösteriyorsun. Ben ise, sana muhtaç
    olduğum halde günahlarla buğzunu kazanıyorum. Ey söz verdiği zaman onu
    yerine getiren, azabla korkutunca da bağışlayıp afv eden Allah! Benim
    büyük günahımı senin büyük afvimn içine koy; ey merhamet edenlerin en
    merhametlisi!..

      Forum Saati C.tesi Mayıs 11, 2024 8:04 am